19 Temmuz 2012 Perşembe

Canada - Toronto Seyahatim Part II

Toronto seyahatim Part II ile devam ediyor. Bu yazımda Toronto'nun doğu yakasında bulunan ve Beaches adı verilen bu bölgeden bahsedeceğim. Göl kenarında kurulmuş olan devasa plajı, bisiklet yolları ve parklarıyla doğayla iç içe konumlandırılmış huzur dolu bir yer. Toronto'nun yazlık bölgesi olarak görülen Beaches  göl kenarına konuşlanan rengarenk Canada evleri ile  de göz çarpıcı görüntü sergiliyor. Bir göl nasıl güzel bir plaja dönüştürülüp böyle güzel hizmet sunulur örneği Toronto Beaches bölgesidir.

Aynı zamanda hayatımın en güzel hotdoglarını Beaches bölgesinde tattım. Tadı hala damağımda kalan kocaman sosisleri, kendine özgü soslarıyla leziz mi leziz harika hotdoglar. Mayıs ayı olmasına rağmen oldukça sıcak ve göle giren insanlar mevcuttu. Ankara yağmura soğuğa teslimdi bende fırsat bu fırsat deyip kumların üzerinde keyif yaptım.



DSC02118-001

DSC02132-002


DSC02129-001


DSC02124-001



DSC02139-001


DSC02140-001


DSC02142-001


Beaches gezimizin ardından otelimize dönüp Tv başına geçtiğimizde sevgilinin çığlıklarıyla karşı karşıya kaldım. Dünyaca ünlü Gumball 3000 kaldığımız otelin hemen arka sokağında 1 saat sonra geçite başlayacak imiş. O yorgun bitkin halimizle hazırlanıp caddeye çıktık ve beklemeye koyulduk.


Gumball 3000 Nedir?


1930'larda veya 40'larda alex gumball takma adlı bir amcanın amerikayı araba ile enine hiç durmadan katetmesi üzerine ortaya çıkan bir yarıştır.1970'lerde çok beğenilen cannonball filmi üzerine bu tip ufak yarışlar düzenlenmiş fakat tam bir organizasyon olamamıştır.bütün bunlardan etkilenen maximillion cooper adlı çatlak ingiliz kardeşimiz 50 kişilik bir katılımla 1999 yılında kendi çapında böyle bir organizasyon yapar.

olay ilgi görür, bir sonraki yıl artık arkadaş çevresinin dışında katılım gösterenler çoğunluktadır.yarışa katılan isimler arasında celebrity tabir edilen insanlar da vardır.yarışın getirdiği sorumluluklar arasında 24 saat non-stop araç kullanma, yüksek sabit hızlarda seyretme, hız limiti aşım cezaları için bol bol para ödeme, konvoyu soymaya çalışacak hırsızlara karşı uyanık olma gibi extraordinary kabiliyetler gerekmektedir.ayrıca yarışa katılabilmek için klasik olmasa da görünümü veya teknik özellik/ayrıcalığı ile ilgi uyandıran bir araba sahibi olmanız gerekmektedir.



daha fazla bilgi için : http://www.gumball3000.com

alıntı: ekşi sözlük

DSC02195-001

DSC02180-001

DSC02168-001

DSC02146-001

DSC02169-001

Sokakta kurulan bariyerlerin arkasında birçok insan bu muhteşem makinaların geçitine şahit olduk. İlgi alanıma girmeyen bu organizasyon benim bile dikkatimi çekmiş ve izlerken keyif duymuştum. Hakikaten hayatımda görebileceğim en top arabalar sırayla bir bir geçiyor ve insanların çıklıkları arasında görsel bir şölene dönüşüyordu. Sevgilinin ise keyfine diyecek yoktu tabi:))) 




İZLEMEDE KALIN. Canada- Toronto yazılarım devam edecek....







8 yorum:

songül dedi ki...

suyu görmek yetiyor bile ama temizlik de süper o kumsalda yürüyorsunda sanki bende yürüdüm rüzgar benimde saçlarımı dalgalandırdı ooohhh hissettim valla sağol paylaşımın için canım

Grace Happy dedi ki...

denızın rengı arabalrın tarzı bıde pantolonun mukemmel .:)

AyçA dedi ki...

Sıcak olan her yeri çok seviyorum:)Evlerde çok güzel gözüküyor kesinlikle görülmeye değer:))

Duygu Senyurek dedi ki...

güzel yorumun için teşekkürler canımm=))öperimm bu arada pantolonuna bayıldımmm bennn

minikkus dedi ki...

kaç gün kaldıgınızı bilmiyorum ama ordaki günlerinizi dolu dolu gecirdiginiz kesin tatlım:)
burası göl mü şimdi? kumsalı olan göl mü olurmuş yaaaa, eymir utansın şu fotograflara bakıp:)))
bide pantolonunun desenleri cok güzelmiş <3

NlyStyle dedi ki...

songül: canım aynen öyle su insanı rahatlatıyo ve huzur veriyo.
grace: teşekkür ederim evet renkler harikaydı.
ayça: bende öyle canım aslında orası çok soğuk bi yer ama şansımıza o dönem çok güzeldi
duygu senyurek; rica ederim tatlım teşekkürler.
minikkus; 15 günü dolu dolu yaşadık canım postlar birer birer gelecekler:))teşekkür ederim.

seyabb dedi ki...

mükemmel ve huzur verici

NlyStyle dedi ki...

Arda Boran; kesinlikle öyle...